İstanbul’da Bebek Skandalı Davasında 22 Sanık Yargılanıyor
İstanbul’da bebekleri anlaşmalı özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ederek, haksız kazanç sağlamak ve kusurlu davranışlarda bulunarak ölümlerine neden olmak iddiasıyla yargılanan 22’si tutuklu 47 sanığın duruşması devam ediyor. Pazartesi günü başlayan davada şimdiye kadar 12 tutuklu sanığın ifadesi alındı. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen duruşmada, 21 sanık da savunmasını tamamladı. Örgüt lideri olan 1 numaralı sanık Fırat Sarı ise bugün ilk defa mahkemede savunma yapacak.
Yenidoğan çetesinde 1 numaralı sanık Fırat Sarı savunma yapıyor. Savcı Yavuz Engin’e yönelik tehdit olayı gündeme geldiğinde avukatlarının kendisini bıraktığını belirten Sarı, “Bir süre önce memleketten akrabam avukatlar geldi. Bana hazır olmadıklarını söylediler. Ama ben onlara katılmadım. Bu zamana kadar ki amacım bu mahkemeye çıkıp gerçeklerin ortaya çıkması için elimden geleni yapmaktı” dedi.
Kamuoyunda büyük yankı uyandırdığı için herkesin etkilendiğini ifade eden Sarı, “Buraya gelmeyi çok istedim. Hayatta bir beklentim ve umudum kalmadı. Sadece buraya gelip her şeyi anlatmak istedim. Öyle şeyler çıktı ki benim hayal gücüme sığmayan şeylerdi” diye konuştu.
Hemşirelerden para aldığı iddialarını kabul eden Sarı, “Onlardan benim onlara borcum var. Olayların gerçeği açığa çıkması için en baştan anlatmak istiyorum” dedi.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, sanık doktor Fırat Sarı’nın elebaşı olduğu suç örgütünün idaresini sanık doktor İlker Gönen ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir’in yürüttüğü belirtiliyor.
İddianamede, suç örgütünün temel amacının, işletmeyi kontrol ettikleri yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini etkisiz hale getirerek doluluk sağlamak, hastaların yatırılacağı katları oynayarak, SGK’den üst sınırda ödeme almayı sağlamak olduğu vurgulanıyor.
Sanıkların hasta bebeklerin durumunu abarttığı, gereğinden uzun süre yatış sağladığı iddialarında bulunulan iddianamede, bu şekilde SGK’den yüksek ücret alındığı ve bazı hasta yakınlarından fazla para talep edildiği belirtiliyor.
Bebek hastaların uygun tedavi alacakları hastanelere yönlendirilmesi yerine, şüphelilerin tercih ettiği, örgüt adına kârlı hastanelere yatırıldığı aktarılan iddianamede, elde edilen kazancın büyük bölümünün sağlık çalışanı olan örgüt üyeleriyle paylaşıldığı ifade ediliyor.
Asıl amaç, bebeklerin sağlığının iyileştirilmesi değil, finansal kazanç sağlamak olduğu iddianamede dile getiriliyor.
CEZA İSTEMLERİ
İddianamede, sanıklar Fırat Sarı ve İlker Gönen için 10 bebeğin ölümünden dolayı “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık” ve “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” suçlarından 10 kez, “resmi belgede sahtecilik” suçundan 11 kez toplamda 177 yıl 6 ay ile 582 yıl 9 ay arasında hapis cezası isteniyor.
Sanık Gıyasettin Mert Özdemir ise “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi”, “kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarından 180 yıl ile 589 yıl 9 ay arasında hapis cezası talep ediliyor. Benzer suçlardan 8 kadın ve 44 sanık hakkında da hapis cezaları öngörülüyor.
İddianamede, dolandırıcılık suçu işleyen ve maddi kazanç sağlayan sorumlu hastaneler ve şirketler için de tüzel kişilere özgü koruma tedbirlerinin uygulanması, bunların kapatılması ve mal varlıklarının el konulması talep ediliyor.
Soruşturma kapsamında İstanbul’da 9, Tekirdağ Çorlu’da 1 hastanenin ruhsatının iptal edildiği, bu hastanelerde tedavi gören bebeklerin ve hastaların ambulanslarla kamu hastanelerine sevk edildiği hatırlatılıyor.
Yenidoğan çetesine ilişkin soruşturmayı yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Y.E’yi tehdit edenlerin de tutuklandığı açıklanmıştı.